CHP'li Değer, PKK'nın bütün kadrolarına genel af istedi
CHP Parti Meclisi üyesi Mesut Değer, 'Kürt Sorunu mu?' adlı kitabında, oldukça radikal önerilerde bulundu. Değer, PKK'nın bütün kadroları için genel af çıkartılması gerektiğini savundu. Ayrıca Kürtçenin resmi okullarda seçmeli ders olarak okutulması ve 'Türklüğü' vatandaşlık olarak tanımlayan Anayasa'nın 7. maddesinin değiştirilmesi gibi teklifler de getirdi.
CHP Parti Meclisi (PM) üyesi Mesut Değer, yazdığı 'Kürt Sorunu mu?' adlı kitapta çok tartışılacak önerilerde bulundu. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun daha önce gündeme getirip çark ettiği 'genel af' önerisini kitabına taşıyan Değer, terör örgütü PKK'nın bütün kadrolarını kapsayacak bir genel af kanunu çıkarılması gerektiğini savundu. Değer, kitabında 'Türklüğü' vatandaşlık olarak tanımlayan Anayasa'nın 7. maddesinin değiştirilebileceğini belirtirken, Kürtçenin de resmi okullarda seçmeli ders olarak okutulmasını istedi. Ayrıca terörün sona ermesi için eşzamanlı bir ateşkes kararı alınması çağrısında bulundu. Değer'in taleplerinin gerçekleşmesi durumunda, İmralı Cezaevi'nde tutuklu bulunan terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'ın da serbest bırakılması gerekiyor.
CHP'nin Kürt sorunuyla ilgili en etkili isimlerinden biri olan Mesut Değer, uzun süre Diyarbakır il başkanlığı, milletvekilliği ve 10 yıl boyunca Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyeliği yapan bir siyasetçi. Eski genel sekreter yardımcısı. Halen PM üyesi olarak görevini sürdüren Değer, parti içinde ciddi tartışmalar doğurması beklenen bir kitap yazdı. 'Kürt Sorunu mu?' adlı kitapta, BDP'nin söylemlerine paralel talepler var. Değer, kitapta şu önerilerde bulundu: "Türkiye sınırları içinde yer alan tüm silahlı güçlerin tasfiyesi ya da geri çekilmesi sağlanmalı ve bununla eşzamanlı olarak barışı güçlendirmeye yönelik çatışmasız bir ortam sağlanması için bölgedeki olağanüstü önlemler ve operasyonlara ara verilmelidir. Bunun ardından silahsızlanmanın sağlanması için bir genel af çıkarılması önemli sonuçlar verecektir. Bu genel af ile birlikte silahsızlanma ve eve dönüş sağlanabilir. Örgütün bütün kadrolarına koşulsuz genel af imkanı sağlanması ile silahsızlanma gerçekleştirebilecek ve bu da sorunun çözümünde kalıcı ilerlemeler sağlanmasına imkan tanıyacaktır."
CHP yönetiminin demokratik açılıma olumsuz yaklaşımını dolaylı olarak eleştiren Değer, "CHP, Kürt sorununun çözümünde öncü olmalı." görüşünü savundu. Kitapta Kürt sorununun çözümü için yapılan bazı öneriler şöyle:
Kürt sorunu da dahil tüm sorunları pekiştiren devletin otoriter zihniyetinin göstergesi niteliğinde olan 12 Eylül Anayasası'nın yerine demokratik bir anayasa için somut adımlar atılmalıdır.
Etnik kimlik Türkiye'de siyasi yapılanmanın kurucu bir unsuru haline dönüştürülmemelidir. Örneğin Türklüğü vatandaşlık olarak tanımlayan Anayasa'nın 7. maddesi değiştirilebilir.
Türkçe, eğitimde birliği sağlamak açısından ilk ve ortaöğrenimde eğitim dili olarak kalacaktır. Bunun yanı sıra yurttaşların anadilini öğrenmesi için seçmeli Kürtçe dersi konulması ayrıştırmayı artırıcı bir uygulama olarak görülmemeli. Kürtçe öğrenim verecek üniversiteler kurulmalıdır.
30 yıllık baskı, şiddet ve terör ortamından etkilenmiş olan bölgede beş yıllık özel bir planlama içinde işsizlere 500 TL kadar bir maaş ödenmesi restorasyon sürecini ve yaraların sarılarak tahribatın bir nebze olsun giderilmesinde önemli katkı sağlayacaktır.
Kılıçdaroğlu da genel af istemişti
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz mart ayında, grup başkan vekili sıfatıyla katıldığı partisinin Batman il kongresinde, "Toplumsal barışın bir parçası olacaksa biz genel affa 'evet' deriz." açıklamasını yapmıştı. Bu sözlere dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal tepki göstermişti. Bunun üzerine geri adım atan Kılıçdaroğlu, "Genel af söylemi yanlış. Genel af olsun diye bir laf etmedim. Biz Batman'da 'işsizliği çözeceğiz' dedik. Yoksulluğu ticari meta konusu yapmayacağız. Biz bunları yaptıktan sonra terör bitecek. Bundan sonra talep gelirse affa da sıcak bakarız. Söylemek istediğim bu. Biz sanki genel af istiyormuşuz gibi değerlendirilmesini anlamak mümkün değil. Ben hiçbir yerde genel af söylemini kullanmadım. Kimse farklı yönlere çekmesin." demişti.
HABİB GÜLER